ELAZIĞSPOR CAMİASINI HAFİFE ALANLARIN UNUTTUKLARI!
Futbol sadece 90 dakikadan ibaret değildir. Kimi zaman bir şehrin kaderidir, kimi zaman mazinin yükü, kimi zaman da geleceğe atılan adımdır. Vanspor ile Elazığspor arasında Van Atatürk Stadyumu'nda oynanan ilk Play-Off mücadelesi de bunun en net göstergesi oldu. Skor tabelası 4-1'i gösterdiğinde birileri zafer sarhoşluğuna erken kapıldı. Ama unuttukları çok şey vardı.
O karşılaşmada sahada sadece 22 futbolcu yoktu. Bir şehrin onuru, emeği, alın teri vardı. Vanspor belki skoru aldı, ama centilmenliği, saygıyı, spor ahlakını sahada bıraktı. Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’na ve il protokolüne yapılan çirkin saldırılar, yalnızca futbolun değil, insanlığın da yüzünü kızarttı. ‘İntikam’ sloganları atan taraftarlar, “5! 5!” diye tempo tuttuklarında aslında büyük bir yanılgıya düşüyorlardı. Çünkü karşılarında sıradan bir takım değil, şanlı Elazığspor vardı.
Bu Takım Son Dakikaların Takımıdır
Elazığspor, tarihinde nice zorlukları aşarak bugünlere geldi. Puan tabloları umutsuz görünse de, stadyumlar dolmasa da, o bordo - beyaz formanın hakkını son ana kadar vererek yürüdü. Bu şehir, pes etmeyi bilmez. Ve şimdi Pazartesi günü oynanacak rövanş maçı öncesi şehir kenetlendi. Taraftar grupları bir araya geldi, mahalleler bayraklarla donatıldı, stat çevresindeki her sokak, tribünlere çıkan birer yürek yolu oldu.
Rövanş 90 Dakika, Tıpkı İlk Maç Gibi
Vanspor cephesi belki ilk maçın rehavetiyle kendini Roma’yı fetheden kumandan gibi görebilir. Ancak unuttukları bir şey var: Rövanş maçı da 90 dakika. Elazığspor, üç farkı kapatacak güçte, inançta ve yürekte bir takım. Bu sadece futbol değil; bu, bir şehrin onur savaşı.
Vanspor taraftarlarının sahaya attığı taşlar, su şişeleri, yaralanan futbolcular… Bu görüntüler, modern futbolun çoktan terk etmesi gereken utanç sahneleri. Spor, rekabetin yanında saygıyı da barındırmalı. Ama ne yazık ki Van’da bunun örneğini göremedik.
Sadece Bir Maç Değil, Bir Duruştur
Pazartesi günü Elazığ Atatürk Stadyumu’nda sadece bir rövanş maçı oynanmayacak. Orada bir şehir, iradesini, inancını ve aidiyetini sahaya koyacak. O statta sadece futbol değil, karakter oynanacak. Bu takım üç fark atar mı? Evet, atar! Ama daha önemlisi; o mücadeleyi verir. Çünkü bu şehir, hiçbir zaman tabelaya bakmadı, sahadaki ruha inandı.
Ve o ruh, bugün her zamankinden daha diri. Herkes duysun: Elazığspor sahaya iniyor!