Kaya: Üyelerimizin sendikal hakkını engelleyen karşısında bizi bulur

Devlet Memurları Konfederasyonu (DMK) Genel Başkanı Osman Kaya, bugün gerçekleştirilen iş bırakma eylemine ilişkin yaptığı açıklamada, kamu çalışanlarının kanunla güvence altına alınmış sendikal haklarını hatırlatarak, bu hakları engellemeye kalkışanlara karşı en sert yanıtın verileceğini vurguladı.

Kaya, eyleme katılan kamu görevlilerine yönelik olası baskı, mobbing veya idari yaptırım girişimlerine karşı uyarıda bulunarak, üyelerin haklarının DMK'nın teminatı altında olduğunu belirtti.

Yasal Güvence Açık: 'Üyelerimiz Koruma Altındadır'

Kaya, açıklamasında 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun 18. maddesine atıfta bulundu. İlgili maddede; 'Kamu görevlileri, iş saatleri dışında veya işverenin izni ile iş saatleri içinde sendika veya konfederasyonların bu kanunda belirtilen faaliyetlerine katılmalarından dolayı farklı bir işleme tabi tutulamaz ve görevlerine son verilemez' hükmünün yer aldığını hatırlattı.

'Bu madde yalnızca bir yasal düzenleme değil, aynı zamanda kamu görevlilerinin sendikal faaliyetlerde bulunma hakkının temel güvencesidir. Bugün iş bırakma eylemine katılan tüm üyelerimiz, bu hüküm sayesinde hukuken koruma altındadır. Buna rağmen üyelerimize karşı baskı kurulması, açıkça hukuku ihlal etmek anlamına gelecektir.' ifadelerini kullandı.

Genel Başkan Osman Kaya, kamu yöneticilerine doğrudan seslenerek, sendikal hakları gasp etmeye yönelik girişimlerin karşısında DMK'nın duracağını vurguladı:

'Buradan tüm idarecilere sesleniyoruz: 4688 sayılı Kanun'un açık hükmüne rağmen iş bırakma eylemine katılan üyelerimize yönelik herhangi bir baskı, tehdit ya da idari işlemde bulunanlar, karşılarında yalnızca üyelerimizi değil, Devlet Memurları Konfederasyonu'nun bütün hukuk mekanizmasını bulacaktır. Biz, üyelerimizin yanında dimdik duruyoruz. Kimse bu iradeyi test etmeye kalkışmasın.'

Hiçbir baskı, hiçbir tehdit bizleri durduramaz!

Kaya, iş bırakma eylemlerinin yalnızca bir günlük tepkiyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda kamu çalışanlarının uzun süredir biriken sorunlarına dikkat çekmenin en meşru yolu olduğunu belirtti.

'Bugün ortaya koyduğumuz tavır, yalnızca bugünün meselesi değildir. Kamu çalışanları yıllardır artan ekonomik zorluklar, adil olmayan çalışma koşulları ve görmezden gelinen talepler karşısında seslerini yükseltmektedir. İş bırakma eylemi, bu onurlu mücadelenin güçlü bir sembolüdür. Hiçbir baskı, hiçbir tehdit, bu kararlı yürüyüşü durduramayacaktır.'

Bakmadan Geçme