Gazze'de bebekler açlık yüzünden can veriyor!
Yetersiz beslenme teşhisi konulan yüzlerce çocuktan biri olan 4 aylık Yusuf el-Neccar, Han Yunus kentindeki Nasır Hastanesi'nde tedavi görüyor. İsrail'in abluka altına aldığı Gazze'de masumlar, hayatlarını kaybediyor. Herhangi bir gıda girişinin olmadığı Gazze'de, en fazla çocuklar zarar görüyor.
ÇOCUKLAR YETERSİZ BESLENME İLE MÜCADELE EDİYOR
İsrail'in havadan ve karadan devam eden saldırıları ve sınırların kapalı tutulması nedeniyle gıda krizinin yaşandığı Gazze'de çocuklar, yetersiz beslenmeyle mücadele ediyor.
4 AYLIK YUSUF ÖLMEK ÜZERE...
Yetersiz beslenme teşhisi konulan yüzlerce çocuktan biri olan 4 aylık Yusuf el-Neccar, Han Yunus kentindeki Nasır Hastanesi'nde tedavi görüyor.
57 KİŞİ AÇLIKTAN ÖLDÜ
Gazze'deki Sağlık Bakanlığına göre, İsrail'in yardım girişini engellemesi nedeniyle şu ana kadar en az 57 kişi açlıktan yaşamını yitirdi. Hayatını kaybedenlerin büyük kısmını bebekler, küçük çocuklar ve kronik hasta yaşlılar oluşturuyor.
Bu listeye dahil olan son bebek, Gazze kentindeki Rantisi Çocuk Hastanesinde 3 Mayıs tarihinde 4 aylıkken hayata gözlerini yuman Cinan Salih es-Sekkafi oldu. Sekkafi, yetersiz beslenme ve ileri derecede susuzluk nedeniyle hayatını kaybetti. Hastane kaynakları, ellerindeki mama, tıbbi besin ve sıvı desteğinin tamamen tükendiğini bildirdi.
Sağlık Bakanlığı, İsrail'in BM ve uluslararası kuruluşların yakıt depolarına erişimini engellediğini, bu nedenle hastanelerde sadece birkaç günlük yakıt kaldığını açıkladı.
'Hastanelerde jeneratörler durursa, yenidoğan üniteleri ve yoğun bakımlar ölüm tuzağına dönüşebilir,' ifadeleriyle durumun vahameti paylaşıldı.
BEBEKLER, ÇOCUKLAR ÖLÜYOR
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonuna (UNICEF) göre, Gazze'de her 10 çocuktan 9'u yeterli beslenemiyor. Temiz suya erişim yok denecek kadar az. Günde yalnızca 1 litre suya erişebilen çocuklar var; bu miktar, en az 3 litre olması gereken günlük hayatta kalma standardının çok altında.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, bu durumun 'sistematik aç bırakma' anlamına geldiğini ve 'savaş suçu' teşkil edebileceğini belirtiyor.
KADINLARIN BİTMEK BİLMEYEN MÜCADELESİ
BM, Gazze'de kadınların hayatta kalmak için 'günde sadece bir öğün tükettiklerini' ve çoğu zaman çocuklarına yemek bırakmak için aç kaldıklarını raporladı.
Ayrıca 100 binden fazla hamile kadın ve emziren annenin, gerekli vitamin ve besinlere erişimi olmadığı için hem kendi sağlıkları hem de bebeklerinin hayatı tehlike altında olduğu bilgisine yer verildi.
BM verilerine göre, İsrail saldırılarında Gazze halkının yüzde 90'ından fazlası en az bir kez yerinden edildi. Yüzbinlerce kişi ya aşırı kalabalık sığınaklarda ya da açık alanlarda barınıyor. Bu durum, başta ishal, solunum yolu enfeksiyonları ve cilt hastalıkları olmak üzere salgınları beraberinde getirdi.
UNRWA'ya göre, 400 binden fazla kişi kanalizasyon taşkınlarının ve çamurun ortasında, çadırlar olmadan açık arazilerde yaşıyor.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda 52 bin 567 Filistinli yaşamını yitirirken, 118 bin 610 kişi de yaralandı.
ULUSLARARASI KURULUŞLARDAN ÇAĞRI
UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini, bir süre önce yaptığı açıklamada, 'İsrail ablukası sessizce çocukları öldürüyor. Onları bombalar değil, açlık öldürüyor,' ifadelerini kullandı.
UNICEF de 'Gazze'de bir nesil yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Dünya bu sessiz soykırımı durdurmalı,' diyerek tüm ülkelere acil ateşkes ve insani koridorların açılması çağrısı yaptı.
'BEBEK ÖLÜMLERİ SÜRECEK'
Gazze'deki insani tablo, yalnızca askeri bir çatışmanın değil, aynı zamanda sistematik bir yok etme stratejisinin sonucu olarak görülüyor.
Eğer abluka kaldırılmaz ve yardımlar derhal ulaştırılmazsa, gelecek haftalarda binlerce çocuğun daha açlık ve hastalıktan hayatını kaybetmesi kaçınılmaz olacağı değerlendiriliyor.
Uluslararası insani yardım kuruluşları girişimlerde bulunsa da İsrail'in geçiş noktalarını kapalı tutması nedeniyle yardımlar Gazze'ye ulaşamıyor. Refah Sınır Kapısı'nda bekleyen yardım konvoyları haftalardır içeri alınmıyor.
Uluslararası Af Örgütü, bu durumu 'insani yardımı kasten engelleyen bir savaş suçu' olarak nitelendirdi.
Kaynak: ensonhaber.com