Hastalığı veren Mevla şifasını da veriyor. Günlerdir Fırat Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi gören sevgili annemin yanında 7/24 hastane köşesinde refakatçı olarak kaldım. Hükümetimizin şehrimize kazandırdığı Fethi Sekin Şehir Hastanesi’nin açılmasıyla hasta yoğunluğunda düşüş beklenen FÜ’de, değil hasta sayısında azalma artışın olduğuna şahit oldum.
Üniversite hastanemize hep bir tavırla bakmışımdır, bunun nedenini yoğunluk mu sayarsınız, acil müdahale anlarında ilgisizlik mi dersiniz, hangisini kabul ederseniz edin ama!! Ben bu düşüncelerimden tamamıyla vazgeçtim.
Oldukça ağır bir hastalıkla mücadele eden kıymetli annemin rahatsızlığında gördüğüm, müşahede ettiğim bazı anekdotları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Öncelikle Fethi Sekin Şehir Hastanesi’nin merkeze olan uzaklığından kaynaklı tercih edilmediğini, merkezde bulunan Fırat Üniversitesi Hastanesi’ni tercih ettiklerine bire bir şahitlik ettim. Alanında uzman hekimlerin olduğu FÜ’de insan canına verilen kıymeti yaşayarak gördüm. Ve kıymetli doktorların azmi karşısında çoğu zaman duygulandım.
Eskiden uzun uzun kuyrukların olduğu hastanelerde şimdilerde kuyruk yok diyemeyiz ama bundan 10 yıl öncesine nazaran ortamın daha sağlıklı olduğunu ifade edebilirim.
Daha önce bir özel hastanede tedavisi devam eden annemin, ciddi bir sıkıntısı dolayısıyla FÜ Hastanesi’ne yatış yapması gerektiğini belirten uzman doktora ‘neden orası hocam?’ demiştim. Uzman ise Üniversite Hastanesi’nin imkânlarının daha güzel olduğunu ve alanında Türkiye’de sayılı gelen doktorların orada görev yaptığını ifade edince tereddüt yaşamadan FÜ Hastanesi’ne yatışımızı gerçekleştirdik.
Bütün samimiyetimle söylüyorum ki; Allah kimseyi hastane düşürmesin ama hastanesiz de bırakmasın. Doktorların ilgiyle müdahalesini, hemşirelerin profesyonel tavırları ilk dikkatimi çeken hareket oldu.
Özel hastanedeki hemşirelerin yaşlı hastalar için açmak istedikleri fakat dakikalarca uğraştıkları damar yolunun FÜ Hastanesi’ndeki hemşireler tarafından saniyeler içinde açılması da profesyonelliğin bir başka tarafı.
İnsan sağlığına önem veren, Hipokrat yeminine riayet eden uzman doktorlarımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Her mesleğin zorlu tarafları olsa da doktorların stresli geçen mesailerini göz ardı etmemek gerekir.
Dolayısıyla Fırat Üniversitesi Hastanesi’nde güzel sağlık hizmetlerinin olduğunu, insanların tereddüt yaşamadan hastalarını buraya getirmelerini ben şahsen isterim.
Hasta can ağrısından ilgi bekler, hekimde elinden geleni yapar ve gerisi Yaradan’a kalır. Fırat Üniversitesi Hastanesi ile ilgili kafamda oluşan tereddütlerin son bulduğunu ifade ederek, annemin rahatsızlığı süresince ilgi ve alakalarından dolayı başta FÜ Rektörü Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ, Prof. Dr. Mehmet Yalnız, Dr. Fatma Günay ve FÜ Rektörlük Basın Birimi Personeli Mustafa Tanyıldızı olmak üzere tüm hastane personeline şükranlarımı sunuyorum.
Siz yine de Allah kimseyi düşürmesin demeyin!!!
Kalın sağlıcakla…
Gülşah Altaş
Detay Dergisi İmtiyaz Sahibi