Yavuz Akın: Yarın için çözüm gençlerdir

Ticari hayatının yanı sıra siyasi yaşamını da anlatan Başarılı İş İnsanı Akın, geçmiş yıllarda AK Parti yönetim kadrolarında görev aldığını ve en son 24 Haziran 2018 seçimlerinde Elazığ'dan milletvekili aday adayı olduğunu, şimdi ise hayallerindeki projeleri gerçeğe dönüştürmek adına disiplin, sabır ve empati yaparak çalıştıklarını kaydetti.

İş İnsanı Akın, günümüzde dijitalleşme için ihtiyaç duyulan tüm altyapı bileşenlerine yatırım yapmak, bir başka deyişle sermaye bağlamak ve çok sayıda kritik bileşenleri işletecek, yönetecek uzmanlık düzeyinde personel bulmanın ve tutmanın her geçen gün giderek zorlaştığını belirtti. 

Yüz Tanıma Projesi'nin zaman içerisinde hayat bulacağını belirten Akın, amaçlarının bu güzel projeyi geliştirip hem ülkemizde hem de diğer ülkelerde kullandırmak olduğunu söyledi.

Elazığ'ın ihracat rakamlarının artması adına da il yöneticilerinin üzerine düşeni yapmasının elzem olduğunu söyleyen Akın, bölgede birlikteliğin sağlanması için siyasilerin, meslek odalarının ve esnafların birlikte çalışma yapması gerektiğini sözlerine ekledi.

Akın Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Akın, açıklamalarında şunları ifade etti:

“Öncelikle Detay Dergisi okuyucularına en derin sevgi saygı ve hürmetlerimi sunuyorum. 1988 yılında Elazığ'da doğdum, eğitimlerimi Elazığ'da tamamladım. Şu anda Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Afet ve Kriz Yönetimi alanında yüksek lisansımı yapıyorum. Çocukluktan başlayan teknoloji merakım 2001 yılında sektöre girerek başladı. Kendi firmamızı açmadan önce şehrimizde teknoloji konusunda eksiklikleri düşünerek, bizler bu konuda ne yapabiliriz diyerek kollarımızı sıvadık. Herkesin hayalleri vardır. Bu hayalleri gerçeğe dönüştürmek ve bir birey olarak faydalı olmak adına bizler de kendi şirketimizi 2014 yılında kurduk, Bismillah diyerek yola çıktık. 

Şirketimizin gelişimi, ülkemiz ve şehrimiz için ekip arkadaşlarımla beraber hayal kurup ve bunu gerçekleştirmek için mücadele ediyoruz. Bu aşamada her alanda yetkili kişiler ile görüşme taleplerimiz oldu. Bazen bu görüşmelerimizde nelerle karşılaştık biliyormusunuz! Kardeşim işinize bakın, siz falan firmaya kafamı tutuyorsunuz, paranız varmı, başka alanlara yönelin, bu ülkede hiçbir şey yapılmaz, bu şehirden bir şey olmaz, adamın yoksa boşa zamanını harcama, çok hayal kurmak sizi hayal kırıklığına uğratır vs. vs. vs. daha ne cümleler. Tabi biz burada duyduklarımızla değil ülkemiz ve milletimiz için daha iyisini yapmak için sonuna kadar mücadelemize devam edeceğiz ve gerekirse bedeli ne ise ödeyeceğiz. Şunu gördük ve inandık “Tüm Endişeler İçin Çözüm Gençlerdir.”

“DİSİPLİNİ SAĞLAYARAK SABIRLA YOL YÜRÜDÜK”

Ticarette sabrın önemini vurgulayan Akın Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Akın, disiplinli ve sabırlı olmanın insana birçok güzellik kattığını belirterek şunları ifade etti; 

“Sabırsızlık bir alışkanlıktır, sabır da öyle. Sabırsız davrandığımızda “anlık haz” için daha büyük hazları feda ederiz. Bu durum hayal kırıklığına neden oluyor. Tabi hayal kırıklığı da pes etmenin ardındaki temel nedendir. Sabırlı davranan bir girişimci zihnini bulandıracak negatifliklerden uzak durması gerekir.

“Ya işyerini açıp başarısız olursak?”

“Ya o işi bize vermezlerse veya alamazsak?”

“Ya yatırım ve destek alamazsak?”

Bu gibi düşünceler ve sorular, doğru karar verme mekanizmasına son derece zarar verir. Ancak sabırlı davranan bir insan kontrol edemeyeceği şeyler için evham yapmaz ve önündeki işi başarılı bir şekilde tamamlamaya çalışır, şu ana odaklanır. Şu ana odaklanmak ise kısa ve uzun vadede iyi kararlar vermeyi sağlar. Bu nedenle ticarete atılacak her bir girişimcinin bunlara dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum. Önümüzdeki meselelere temkinli yaklaştığımızda ise sabırlı olmanın sağlayacağı meyveleri toplamak kalır geriye.”

“İŞLERİMİZİ, SABIRLA İLMEK İLMEK DOKUYORUZ”

“Sabırla ilmek ilmek dokuduğumuz işimizde; Bilişim, IT Network, Güvenlik Kamera ve Alarm Sistemleri, Zayıf Akım Sistemleri, Kent Güvenlik Yönetim Sistemleri, Telekomünikasyon ve alt yapı hizmetleri alanlarında devam etmektedir. Buna ek olarak firmamız bünyesinde kurulan Ar-Ge merkezimizde ise yazılım geliştirme faaliyetlerine başlanılmış ve ürün geliştirme çalışmalarımız hız kazanmıştır.”

EN BÜYÜK HAYALİM, SAVUNMA SANAYİ ALANI

En büyük hayalinin Savunma Sanayii alanında hizmet etmek olduğunu ifade eden başarılı İş İnsanı Akın sözlerine şöyle devam etti; “En büyük hayalim Türkiye'de Savunma Sanayii alanında güzel projelere imza atmaktır. Bilişim sektörü içerisinde yer alan biriyim. Bilgisayar tamir kısmıyla başlayan serüvenimiz bizleri daha büyük projelere sürükledi. Şu an hedefimde ülkemize katma değer getirecek projeler var. Tabi bunların hepsi bir süreç. Bunların hepsi takım arkadaşlarıyla düşünebileceğimiz projelerdir. 2020 yılında 'Tesis Güvenlik Belgesi' almak için başvuru yaptım. Bu başvuru süreci benim Savunma Sanayii 'ne olan inancımı daha çok güçlendirdi.

Ülkemizde Savunma Sanayii hamlesi Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşu ve Elazığlı Hemşehrimiz İsmail Demir'in Savunma Sanayi'yi devraldıktan sonraki süreçte başladı. Vatan- Millet aşkı her Türk evladında olduğu gibi bizde de var. Biz de bunları istiyoruz ve çok şükür düşünebiliyor, hayal kurabiliyoruz. Biz bu sürece 2016 yılında Savunma Sanayii şirketlerinin işini yaparak dahil olduk. Bizler Tesis Güvenlik Belgesi’ni almak için 2020 yılında başvurumuzu yaptık. Dokuz aylık bir süreçte  tüm arkadaşlarımız dahil soruşturmalardan geçtik, iş yerlerimiz denetlendi. Daha sonra Millî Savunma Bakanlığı’nın kontrolünde Tesis Güvenlik Belgesi'ni almaya hak kazandık. Bize bu belgeyi niçin almak istiyorsunuz? diye sordukları zaman ‘sizler nasıl vatan için burada benimle bu görüşmeyi yapıyorsanız, ben de bu vatan için bugün ilk adımı attım. Belki on yıl sonra bir şey yapacağım ama ben ilk adımı atmak için bunu yaptım’  dedim.

ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞIMIZ PROJELERİMİZ HAYAT BULACAK

Akın Teknoloji olarak üzerinde çalıştıkları projelerin hayat bulacağını belirten Akın, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Şu an iş yerimizde Ar-Ge yazılım departmanımız tarafından devam edilen projeler 2022 yılı içerisinde hayat bulacak. Elazığ'da Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan illerde saha hizmetlerimize devam ediyoruz. Yeri geliyor Suriye, Irak sınırına gidiyoruz, çalışmalarımız sürekli devam ediyor. Bu arkadaşlarımıza yorulmamız gerektiğini ifade ediyoruz. Yorulmazsak hayal ettiklerimizi gerçekleştiremeyiz. Şunu içtenlikle söylüyorum ki; bütün çalışma arkadaşlarım büyük bir mücadele örneği sergiliyorlar. Buradan sizlerin aracılığı ile tüm ekip arkadaşlarımı canı gönülden tebrik ediyorum. Çünkü bizler onların emek ve gayretleriyle başarılarımıza başarı katıyoruz. Üzerinde çalıştığımız bazı projeleri buradan kamuoyuna duyuramasak da Savunma Sanayii ile ilgili çalışmalarımız var. Bunlar bir AR-GE çalışması. Ürüne dönüşmediği sürece biz bu projeyle ilgili açıklama yapamıyoruz maalesef.”

HEMŞEHRİMİZ DEMİR, SAVUNMA SANAYİİ ALANINDA ÖNCÜDÜR

Türkiye'de Savunma Sanayii hamlesinin son yıllarda zirveye çıktığını belirten Akın, bunda hiç şüphesiz Elazığlı İsmail Demir'in rolünün büyük olduğunu söyledi. 

İş İnsanı Akın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Savunma Sanayi hamlesi bu ülkede hiçbir zaman bitmedi, her siyasi dönemde devam edildi. Maalesef bir şekilde devam edemediğimiz en büyük problemlerden biri de içimizdeki vatan hainleri, dış güçler ve bunlara bağlı olan kendini gizlemiş bürokratlardı. Bunların hamleleri yüzünden savunma sanayinin büyük projeleri tam büyük hedeflere imza atacakken akamete uğradı. Projelerimizin hepsi raflarda kaldı. Sayın Necmettin Erbakan hocamızın döneminden bugüne kadar savunma sanayii hamlesi bir şekilde emekliye emekliye geldi.Hamdolsun Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı duruşu ile emekleme dönemi bitti. Şimdi zirveye çıktı koşuyor. Tabi bu konunun mimarlarından biri de hemşerimiz Sayın İsmail Demir. Sayın Demir, çalışma saati olmayan, mesai kavramını bilmeyen bir insan. Biz bunu tabi Elazığ'a geldiği zaman da gördük, Ankara'da makamına geçtiğimizde de. Savunma sanayii şirketlerinin üzerinde ne kadar etkili olduğunu ne kadar yetkin olduğunu, projelere ne kadar yakın olduğunu gördük.”

“İHRACAT YAPMAK İSTİYORUZ”

Kendi branşlarında hayata geçirdikleri projelerin ihracatını yapmak istediklerini belirten Akın, sözlerine şöyle devam etti: “Arkadaşlarımızla beraber üzerinde çalıştığı alanlarda gerekli desteği alabilirsek, ihracat yapmak istiyoruz. Hangi ülkeye hangi alanda hizmet verebiliriz veya etkin olduğumuz hangi alanda eksikleri tamamlayabiliriz, bunların müşahedesini yaparak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dokuz yaşından beri süregelen bir serüven benimki. Hayatım sanayide çıraklıktan başlamış, lise zamanlarında stajlarla, çıraklıkla devam etmiş. Karşıma ülkemi, dünyayı aldığım zaman maddi bir varlık görmedim. Siz buna aile terbiyesi mi dersiniz? Fıtrat mı bu da okuyucularımız takdiri olsun. Babamın kamuda çalışması hasebiyle biz devletin parasıyla büyüdük. Aile bireylerimizin her bir ferdi vatanına, milletine bağlı kişilerdir. Elazığ'a hizmet noktasında uzun yıllardan beri projelerimizi hayata geçiriyoruz. Bu konuda muvaffak olacağımıza canı gönülden inanıyorum. Sürekli TÜİK verilerini takip ediyorum. İlimiz ve komşu vilayetlerin ihracat rakamlarını takip ediyor ve bu konuda çalışmalar yapıyorum. Bölgemizde süt ve süt ürünleri, kuru ve yaş gıdaların ihracatı yapılıyor. Ama ne acıdır ki bir ova kenti olan Elazığ yeteri kadar bu ihracattan nasiplenemiyor. Bölgede bir birliktelik ruhunu geliştirmek gerekir. Elazığ'ın hangi alanda eksikliği varsa bunun giderilmesi adına şehrin erklerinin çalışma yapması gerekiyor. Şehrin ihracattaki verilerinin daha üst seviyelere çıkması adına il yöneticilerinin daha çok planlama yapması kaçınılmazdır.”

“KGF KREDİLERİ – KALKINMA AJANSI VE KOSGEB DESTEKLERİ”

Elazığ'da esnafların ve girişimcilerin aldığı destekleri daha mantıklı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Akın, sözlerine şöyle devam etti. “Elazığ'da üretime dayalı istihdam alanlarının artması adına hepimizin üzerine büyük görevler düşüyor. Fakat bir baktığımız zaman alınan desteklerin birçoğu aslına uygun bir şekilde değerlendirilmedi. Hâlbuki bu destekler devletin şehir ve ülke ekonomisine katkı sağlaması için verilmişti. Eğer bizdeki mantık atalarımızdan aldığımız bayrağı daha ileri seviyeye taşıyamıyorsak bizim için bir anlam ifade etmediğini söyleyebilirim.”

“ELAZIĞLI FİRMALARI GÖRMEZDEN GELEMEYİZ”

24 Ocak 2020 tarihindeki büyük depremin sonrasında şehre daha çok bağlı kaldıklarının altın çizen başarılı İş İnsanı Akın, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “Elazığ depremi sonrasında TOKİ tarafından 24 bin konut inşa edildi. Bu konutların bir kısmı 2+1 diğerleri 3+1 inşa edilse de bazı vatandaşlar bu yapıların küçüklüğünden dert yandı. Şehrin Coğrafi Bilgi Sistemi öncesinde çıkarılsaydı ve nüfus verileri göz önünde bulundurulsaydı belki bu yapılaşmalar daha farklı olabilirdi. Ama her ne olursa olsun Allah devletimize zeval vermesin. Büyük deprem sonrası Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere devletin tüm organları Elazığ'a geldi. Bakanlar bir süre Elazığ'da kalarak koordinasyonu sağladı. Bir yandan TOKİ konutları diğer tarafta yeni bir şehir inşası derken Elazığ'ın çehresi değişti. Yalnız şunu belirtmek istiyorum ki; TOKİ inşaatlarında Elazığlı firmalar görmezden gelindi. Halbuki ilimizde inşaat alanında birçok firma var ve bu firmalar başarılarını ispat etmiş durumda. Bu firmalarla yola devam edilmiş olsaydı şu anda TOKİ ile ilgi sıkıntılar minimize edilmiş olurdu. Çünkü bu firmalar bu bölgenin insanları tarafında kurulmuş. Ve elbette ki buraların sıkıntıları bu yörenin firmaları tarafından çok iyi bilinmekte. Bundandır ki yerelde kalkınmayı istiyorsak bunun için Elazığlı firmaları görmezden gelemeyiz.”

“ELAZIĞ GİRİŞİM GRUBU ŞEHİR İÇİN BÜYÜK BİR FIRSATTIR”

İlimizde bulunan maden rezervleri konusunda da değine başarılı İş İnsanı Yavuz Akın, “Bu şehrin insanı kendi kaynağını işleyerek şehrini müreffeh bir geleceğe taşımak için ortak bir paydada toplanmak üzere gün saydığı zaman dilimindeyiz. Maden sahasından doğacak tüm katma değerin bu şehirde kalması gelecek nesiller ve şehrin sanayileşmesi açısından çok önemlidir. Bu nedenle Elazığ Girişim Grubu’na tüm şehrin destek olması benim açımdan kaçınılmaz bir fırsattır” dedi.

ÜRETİME DAYALI POLİTİKALARLA EKONOMİK KRİZLERDEN KURTULABİLİRİZ

Tüm dünyayı kasıp kavuran ekonomik krizin ülkemizde kendisini iyiden iyiye hissettirdiğini belirten Akın, açıklamasına şöyle devam etti: “Maalesef dünya konjonktüründe bir kriz var. Ülkemizde bu krizden nasibini aldı. Rusya – Ukrayna savaşı petrol fiyatlarının artmasına sebep olsa da; bizlerin bu krizden en çok etkilenmemize sebep olan faktör ise birçok konuda dışa bağımlı olmamız. Bugün petrol zengini ülkeler bu krizden azami ölçüde istifade ediyor. Petrolün yanı sıra artan gıda fiyatları da vatandaşın cebini yakıyor. Temennimiz bu krizden yara almadan kurtulmaktır. Ülke olarak üretime dayalı bir politika geliştiremezsek, bundan sonra da aynı şekilde krizlerden nasibimizi alacağız.

“KALİFİYE ELEMAN SIKINTISI YAŞANIYOR”

Her sektörde olduğu gibi kendi sektörlerinde de kalifiye eleman zorluğu yaşadıklarını belirten Akın, sözlerine şöyle devam etti: “Alanında uzman kalifiye eleman sıkıntısı yaşıyoruz. Maalesef ülke genelinde bu sıkıntılar cereyan ediyor. Meslek liselerinin çehresi hala değiştirilmedi. Üniversitelerde bölümler hayli fazla ve gençler istedikleri eğitimleri tam alamadan mezun oluyorlar. Ve bu süreç sonucunda iş veren kalifiye personel bulamadığı için işini büyütemiyor. Bunun sonucu maalesef ülke istihdamına ve ekonomisine ciddi zararlar verebiliyor. Bizler şu anda bilişim, IT network alanında personel bulamıyoruz. Bu alanlarda rüştünü ispatlamış olan kişilerin birçoğu çok yüksek maaşlarla çalışmak istiyorlar, bu konuda da haklılık payları çok yüksek bunun için şunu yine belirtmek istiyorum, kalifiye personel, kalifiye personel, kalifiye personel.”

ÜLKEYE FAYDALI OLMAK MÜCADELE ETMEK HERKESİN HAYALİDİR

Akın Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Akın, geçmiş yıllarda milletvekili aday adayı olduğunu, bu şehrin ali menfaatlerinin gözetilmesi adına her bireyin sorumluluk sahibi olduğunu ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:

“Bizler sürekli sahada hemşehrilerimizle bir aradayız. Bu makamların sorumluluğunun bilincinde olduğumuzu belirtmek isterim. Her şeyden öte şehirde yaşayan 600 bin insanın vebalini taşıyorsunuz. 2020 yılından itibaren ciddi bir şekilde çalışmalar yapıyor ve dersimize çalışıyoruz. Ülkemiz genç nüfusu ile tüm dünyada parmakla gösterilirken, siyasi yapının da gençlerden oluşması kaçınılmazdır. Elazığ'ın çıkarlarını gözetmek, şehre gelen yatırımların önünü açmak, beyin jimnastiği yaparak hangi alanlarda eksikliğimizin olduğunu tespit etmek siyasetçinin asli görevidir. Bu şehir yıllardır gelen yatırımların aslına uygun kullanılmadığından dert yanıyor. Şehrin elzem projelerinin bir türlü tamamlanmadığından yakınıyor. İşte kamuoyunda sürekli konuştuğumuz hemşehrilerimiz Kömürhan Köprüsü yerine Pertek Köprüsü'nün yapılması gerektiğini, ya da bu köprü inşası yerine ovalardaki su probleminin çözülmesi gerektiğini ifade ediyorlar. Siyasi mekanizmanın kamuoyuna kulak tıkaması, vatandaşların düşüncelerini kaale almaması son derece yanlıştır.”

“ELAZIĞ TÜM GÜZELLİKLERİ HAK EDEN BİR ŞEHİR”

 Elazığ'ın tüm güzellikleri hak eden bir il olduğunu söyleyen Akın, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

“Elazığ, yıllardır Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a gönül vermiş ve her seçim döneminde birinci parti olarak çıkarmıştır. Cumhurbaşkanımızın yanında da Elazığ'ın ayrı bir yeri olduğunu biliyoruz. Bizler diyoruz ki; milletvekilleri kamuoyu ile bağını koparmasın. Vatandaşın sesine kulak tıkamasın. Bakın çevre illere baktığımızda yörenin milletvekilleri canhıraş bir mücadele vererek kentlerini daha çok kalkındırmanın hesabını yapıyor. Bizler de aynı mantıkta hareket etmeli ve bu aziz diyarın daha çok kalkınması adına proje üretmeli ve üretenleri desteklemeliyiz.

“2023 - GAZİ MECLİSİN 2. YÜZYILI”

Gençlerin siyasi arenada daha çok kendisini göstermesi gerektiğini vurgulayan Yavuz Akın, 2023 yılı seçimlerinin önemine vurgu yaparak, yapılacak seçimlerde nasip olur ise milletvekili aday adayı olacağını belirterek konuşmasını şöyle tamamladı: “Bizim tek kırmızı çizgimiz Elazığ'dır. Bu şehre olan bağımız her geçen gün daha çok artmakta. Allah nasip eder ve bu makam bizlere nasip olursa sıra dışı bir milletvekilliği yapacağımızı belirtmek istiyorum. Milletvekilleri vatandaşla bağını kopardıkça partilerinin zarar gördüğü malum. 
Bizler bu konuda farklı bir çalışma sergileyeceğiz. CİMER mantığında olduğu gibi bir uygulama geliştirerek, vatandaşlardan gelen taleplerin aynı anda hayat bulması, ilgili muhataba ulaşması adına gayret göstereceğiz. Bu uygulamalar bir örnek teşkil edecek ve daha sonra tüm milletvekillerinin kullanılması adına TBMM'ye sunulacak. Vatandaşın burada en büyük sıkıntısı taleplerinin hangi aşamada olduğunu bilmemesidir. Bizler bu sayede talep ve sorunların minimize edilmesini sağlayacağız. Vatandaşlar milletvekilinin telefonuna ulaşamadığı anda büyük üzüntü duyduğunu sürekli ifade ediyor. Yine yurt dışından ithal edilen ürünler konusunda bizlerin bir çalışması var. İthal edilen ürünler eğer ülkemizde üretiliyorsa bizler bunun önlemini alacağız ve yerli sanayicilerin kalkınmasını sağlayacağız. Yine Elazığ'a gelen yatırımların aslına uygun bir şekilde değerlendirilmesi adına bir ekip kurarak doğru adımların atılmasına öncülük edeceğiz. Bu şehrin çıkarlarının her şeyden önce geldiğini özellikle vurgulamak istiyorum. Bizler için vatanımız ailemizden önce gelir. 

Sürekli şunu ifade ediyorum, eksikliklerimizin ve hatalarımızın eleştirilmesini istiyorum. Bu duygu ve düşüncelerle bizlere verdiğiniz bu imkan için teşekkür ediyor, Detay Dergisi okuyucularına en derin selam ve hürmetlerimi sunuyorum.”